Salomon büyük bir ekonomik sıkıntı geçirmektedir. Çareyi Mişon’dan borç istemekte bulur. Zaten işleri de evleri de aynı sokakta ve karşı karşıya olan Mişon, Salomon’a borç vermeyi kabul eder ama en geç 1 ay sonra parayı geri vermesini şart koşar. Salomon da kabul eder.
Günler çabucak geçer ancak Salomon’un işleri bir türlü istediği gibi gitmez. Borcu ödemesine 1 hafta kalmıştır ancak ödemesi mümkün görünmemektedir. Geceleri yatağında dönüp durmakta, uyku bile uyuyamamakta, sabahı zor etmektedir.
Salomon’un bu huzursuzluğunu gören eşi, Salomon’a sorar;
– Bey bey, ne oldu, neden uyuyamıyorsun, neden bu kadar huzursuzsun?
O ana kadar aldığı borcu ve ödeyemeyeceğini eşine söyleyemeyen Salomon durumu anlatır.
– Parayı Mişon’a en geç üç gün içinde ödemek zorundayım ve maalesef hiç param yok, ben ne yapacağım yandım…
Eşi; “Bunun için mi bir haftadır uyku uyumuyordun, düşündüğün şeye bak” diyerek, gecenin kör karanlığında pencereyi açar ve hemen karşıda uyuyan Mişon’ların duyabileceği kadar bağırır;
“Mişşşşooooon, Mişooooon, Salomon var ya… Sana olan borcunu ödeyemeyecek !!! “
” Haydi yat bey, şimdi o düşünsün…”